Yeni Üyelik Haber bülteni üyeliği
|
CHP içinde yükselişi32 yaşında, İsmet İnönü'nün damadı Metin Toker'in adaylığını ona devretmesiyle, milletvekili olarak siyasi yaşamına başlayan Bülent Ecevit 27 Mayıs 1960 Askerî Müdahalesi'nden sonraki seçimlerde tekrar milletvekili seçildi. 1961 yılında İsmet İnönü'nün kurduğu hükümette Çalışma bakanı oldu. 1965 yılındaki seçimlerde Zonguldak'tan yeniden milletvekili seçildi, seçimleri Süleyman Demirel'in başkanlığındaki Adalet Partisi kazandı. Bülent Ecevit bu tarihten sonra muhalefete geri dönen CHP'nin içinde ortanın solu görüşünün öncülüğünü yapmaya başladı. Ortanın solu ideolojisine karşı çıkanlarla Ecevit'in mücadelesi başladı.18 Ekim 1966'da yapılan oylamada 43 yıllık CHP'nin genel sekreterliğine henüz 41 yaşındaki Bülent Ecevit seçildi. CHP tarihinde ilk defa bir genel sekreter ilçelerden köylere bütün CHP örgütlerini tek tek gezerek partililer ve delegelerle tanıştı. Ecevit çalışkanlığı, hitabet gücü ve parti içinde demokratik sol duruşuyla giderek sivrildi. Bu dönemde "millî şef" İsmet İnönü onu parmakla göstererek "Bu çocuk tehlikeli" demiştir. TSK'nın 12 Mart 1971 muhtırasından sonra, CHP'nin tutumu konusunda parti içinde önemli görüş ayrılıkları belirdi ve İnönü parti genel sekreteri Bülent Ecevit'le anlaşmazlığa düştü. İnönü, müdahaleye açıkça karşı çıkılmasını onaylamıyordu. Yeni kurulacak hükümete partinin üye verip vermeyeceği konusunda beliren anlaşmazlık sonucunda Ecevit genel sekreterlikten istifa etti. Ecevit'le yoğun bir mücadeleye giren İnönü, 4 Mayıs 1972'de toplanan 5. Olağanüstü Kurultay'da, siyasetinin partisince onaylanmaması durumunda istifa edeceğini açıkladı. Kurultay'da parti meclisi için yapılan güvenoylamasında Ecevit yanlılarının 507'ye karşılık 709 oy ile güvenoyu alması üzerine, 8 Mayıs1972'de istifa eden İsmet İnönü'nün yerine 14 Mayıs 1972 tarihinde genel başkanlığa seçildi. Bu kurultayın ardından Türk siyasal yaşamında parti içi mücadele sonucunda değişen ilk genel başkan İsmet İnönü oldu.
CHP Genel Başkanlığı14 Ekim 1973 tarihinde yapılan seçimlerde Ecevit'in başkanlığındaki CHP en fazla oyu almasına rağmen çoğunluğu kazanamadı. 26 Ocak 1974 tarihinde Millî Selamet Partisi ile kurduğu koalisyon hükümetinde ilk defa başbakanlık görevini aldı. 1974 yılında Bülent Ecevit başbakanken, EOKA yanlısı Rumlar Kıbrıs?ta Makarios?a karşı darbe yaptı. Darbe nedeniyle Ada?da yaşayan Türkler?in güvenliği tehlikeye girdi. Ecevit?in başında olduğu hükümet, askerî müdahale kararı aldı.Kıbrıs Barış Harekâtı?ndan sonra Ecevit, ?Kıbrıs fatihi? olarak anılmaya başladı. Sadece 10 ay süren bu koalisyon hükümetinin tarihe geçen en önemli olayı Kıbrıs Barış Harekâtı olmuştur. Bu hükümetin dağılması üzerine Süleyman Demirel'in başbakan olarak görev yaptığı AP-MSP-MHP-CGP partilerinden oluşan I. Millî Cephe Hükümeti kuruldu. Muhalefete geri dönen Bülent Ecevit seçim kampanyası için gittiği İzmir hava meydanında 29 Mayıs 1977 Cumartesi ünü Kontrgerilla tarafından düzenlendiği iddia edilen suikasttan sağ kurtuldu. Bu Bülent Ecevit suikastından bir hafta sonra 5 Haziran 1977 Pazar günü yapılan genel seçimlerde CHP'nin oyunu %41'e çıkarmayı başardı. Bu oy oranı Türkiye Cumhuriyeti'nde sol görüşlü bir partinin kazandığı en yüksek oy oranı olarak tarihe geçti. Ecevit oy oranını artırmakla birlikte o zamanki seçim sistemine (Nisbi seçim sistemi) göre çoğunluğu kazanamadığı için bir azınlık hükümeti kurmaya karar verdi. Bu azınlık hükümetinin güven oyu alamaması nedeniyle tekrar Süleyman Demirel'in başbakanlığında II. Millî Cephe hükümeti (AP-MSP-MHP) kuruldu. Bu hükümetin de kısa ömürlü olması sonucu Ecevit'in "Kumar borcu olmayan 11 milletvekili arıyorum" sözüyle AP'den ayrılan 11 milletvekilinin desteğiyle (Güneş Motel Olayı) 5 Ocak 1978 tarihinde yeni bir hükümet kurarak tekrar başbakan oldu. Ancak bu 11 milletvekilinin (Tuncay Mataracı, Hilmi İşgüzar, Orhan Alp, Oğuz Atalay, Mete Tan, Güneş Öngüt, Mustafa Kılıç, Şerafettin Elçi, Ahmet Karaaslan, Enver Akova, Ali Rıza Septioğlu) desteğini kazanmak için verdiği tavizler ve bakan yaptığı 11 milletvekili hakkında çıkan yolsuzluk söylentileri, Ecevit'e zarar verdi. Bu arada, Türkiye'nin ekonomik durumu gittikçe bozulmaya başlamış, sağ-sol çatışmaları sonucu işlenen cinayetler önlenemez duruma gelmişti. TÜSİAD gazetelere tam sayfa eleştiri ilanları verdi. 1979 yılında yapılan ara seçimlerde başarısızlığa uğrayan Ecevit görevden çekildi ve Süleyman Demirel 25 Kasım 1979 tarihinde MSP ve MHP'nin desteğiyle bir azınlık hükümeti kurdu. 12 Eylül 1980 tarihinde Genel kurmay başkanı Kenan Evren'in komutasındaki silahlı kuvvetler ülkenin yönetimine el koydu. Diğer parti başkanlarıyla beraber Bülent Ecevit de siyasetten uzaklaştırıldı ve bir süre göz altında tutuldu. Daha sonra diğer bütün partilerin ileri gelenleriyle birlikte 10 yıl süreyle siyasete girmesi yasaklandı. Bu dönemde gazetecilik yaptı. Arayış dergisini çıkardı. 1981'de çıkan dergi 1982'de askerî rejim tarafından kapatıldı.
Demokratik Sol Parti yılları1985 yılında Bülent Ecevit'in siyasete girme yasağı devam ederken eşi Rahşan Ecevit'in başkanlığındaDemokratik Sol Parti kuruldu. 1987 yılında yapılan referandumla eski siyasi liderlerin siyaset yasağı kaldırılınca Bülent Ecevit DSP'nin başına geçti. Aynı yılın Kasım ayında yapılan seçimlerde DSP barajı aşamayınca Ecevit siyasetten çekildi. 1989'da siyasete dönen Ecevit, 20 Ekim 1991 seçiminde DSPZonguldak Milletvekili olarak TBMM?ye girdi. DSP?nin oyları 24 Aralık 1995 tarihinde yapılan erken genel seçimde yüzde 14,64?e, milletvekili sayısı 76?ya yükseldi ve DSP solun en büyük partisi konumuna geldi. Ecevit, 30 Haziran 1997 tarihinde ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz başkanlığında kurulan ANASOL-Dkoalisyonunda Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı. Koalisyon hükümetinin gensoruyla düşürülmesinin ardından, Bülent Ecevit, 11 Ocak 1999?da DSP azınlık hükümetini kurarak 4. kez başbakan oldu. Partisinin, 18 Nisan 1999?da yapılan seçimlerden yüzde 21,71 oy oranıyla birinci parti olarak çıkması üzerine, hükümeti kurmakla görevlendirilen Bülent Ecevit, 28 Mayıs 1999?da kurulan DSP-MHP-ANAP koalisyonundayeniden başbakanlık koltuğuna oturdu. Bu dönemde sağlık sorunlarıyla ilgili söylentiler çıkan Bülent Ecevit, 4 Mayıs 2002?de rahatsızlanarak Başkent Hastanesine kaldırıldı. Tedavisi sırasında durumu gittikçe kötüleşince eşi Rahşan Ecevit tarafından hastaneden çıkartılarak[13] evine geri getirildi. Bundan sonra sıhhati gözle görünür şekilde düzeldi ve Başbakanlık görevine devam etti. Ecevit?in rahatsızlığı sırasında hükümete yönelik tartışmalar ve erken seçim talepleri de siyasi gündeme damgasını vurdu. Bu tartışmalar parti içine de yansıdı. Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan?ın 8 Temmuz 2002'de görevinden ve partiden istifasını yeni istifalar izledi. İstifalarla koalisyon hükümeti TBMM?deki sayısal desteğini yitirirken, erken seçim kararı alındı ve 3 Kasım 2002?de yapılan erken genel seçimlerde DSP barajı aşamadı ve TBMM dışı kaldı. Genel başkanlıktan ayrılma kararını, 3 Kasım seçimlerinden önce olduğu gibi, seçimlerden sonra da zaman zaman dile getiren Bülent Ecevit, 22 Mayıs 2004tarihinde düzenlediği basın toplantısıyla halefini ilan etti ve görevi Genel Başkan Yardımcısı Zeki Sezer?e devretmek isteğini belirtti. 25 Temmuz 2004 tarihinde yapılan DSP kongresi ile aktif siyaseti bıraktı.
|
|
Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa |
Gizlilik Sözleşmesi |
Üye Girişi